|
OKULA BAŞLARKEN
Okul, çocuğun hayatı tanıması, kendi ayakları üzerinde durabilmesi, bir meslek sahibi olabilmesi için aileden sonra ikinci toplumsal kurum olarak büyük önem taşımaktadır. Bu nedenle okul öncesinde çocuk, ailesi tarafından gireceği ortama hazırlanmalı, alıştırılmalıdır. Çocukları sadece fiziksel olarak okula hazırlamak yeterli değildir. Aynı zamanda psikolojik olarak hazırlamak gerekmektedir. Okula yeni başlayan çocukların okulla ilgili ilk tepkileri önemlidir. Çocuğun özgüveninin artmasında, kimlik ve kişilik gelişiminin tamamlanmasında ve şekillenmesinde, sosyalleşmesinde, paylaşımı öğrenmesinde eğitimin rolü inkâr edilmez bir gerçektir. Çocukta bu yetileri geliştirecek, işleyecek olanlar ebeveyn ve öğretmenlerdir. Öğretmen ayrıca çocuk için vazgeçilmez modeldir. Ayrıca öğretmenin sergilediği tutum ve yaklaşım çocuğun okula olan uyumunu artıracaktır. Okul dönemi çocuk için eğitim ve öğrenimini etkileyen duygusal ve ruhsal sorunlar açısından dikkat edilmesi gereken dönemdir. Bu dönemde en sık gözlenen sorun anksiyete (kaygı) kendini yaş gruplarına göre değişen belirtilerle karşımıza çıkmaktadır. Özellikle ilk kez okula başlayacak çocuklarda okul korkusu görülebilir. “Okula gitmek istemezler ve okula gitmemek için bazı yakınmaları olduğunu söylerler. Karın ağrısı, baş ağrısı, bulantı, halsizlik, ishal ve baş dönmesi gibi belirtileri olabilir. İleri durumlarda ateşi çıkan çocuklar olabilmektedir”. Bu yakınmalar genellikle sabahları olur ve okula gitme zamanı yaklaştıkça artar. Okul öncesi dönemde anksiyetenin kaynağı anneden kısa süreli de olsa ayrılmadır. Bu dönemlerde; huysuzlanma, aşırı ağlama, tepinme nöbetleri, annenin yanından uzaklaşmama, uyku ve yeme problemleri sık rastlanmaktadır. Bu durumda anne ve baba , çocuğun duygularını kabul edici davranmalıdır. Okula gitmek istemediklerinde eve dönmek ya da okul değiştirmek çoğu zaman çözüm olmaz. Bunun yerine çocuğa alışması için zaman tanınmalı bu sırada ağlamalar, reddetmeler, hırçın davranışlar ve tutturmalarla karşılaşılacağı unutulmamalıdır. Çocuk ilk başlarda gitmeyi reddetse de bulunduğu ortama güven duymaya başlayınca, sevdiği faaliyetlerle karşılaşınca ve başarıları da ödüllendirildikçe anne - baba ve ev düşüncesinden uzaklaşacak; okul ortamına alışacaktır. Bu konuda öğretmenin de anlayışla yaklaşması şarttır. Zaman içinde çocukta anne baba olmadan da başarılı olabileceği, kendi kendine yetebileceği inancı oluşturulmalıdır. Kısaca çocukların kendine güven düzeylerinin arttırılması gerekmektedir. ÇOCUĞU OKULA HAZIRLAMA VE UYUM SAĞLAMADA ANNE-BABANIN DİKKAT ETMESİ GEREKEN KONULAR • Okula başlatma kararı verdiğiniz günlerde, çocuğunuzun yakın çevrenizdeki çocuklarla daha çok bir araya gelmesi sağlanmalı, • Çocuğunuzun okula başlaması konusunda öncelikle anne baba kararlı, inançlı ve sabırlı olmalı • Her gün gidilmesi gereken belli bir oyun, sohbet ve eğitim ortamı olduğu anlatılmalı, • Yemeği nasıl yiyeceği, tuvaleti geldiğinde kime söyleyeceği, vb. konular açıklanmalı, konu ile ilgili kitaplar okunmalı, hikaye ve masallar anlatılmalı, • Ayrılırken ve almaya gelindiğinde ya da karşılama anında ölçülü, kararlı davranılmalı, karasızlığı sezerse bu tereddütten yararlanıp sizi alıkoymaya çalışacağı bilinmeli. • Sıkıntılı durumun sizi sinirlendirmesine engel olunmalı. Yetişkin olarak sizin hazır olmadığınız durumu çocuğun kabullenmesi beklenmemeli, kaygılı düşünce ve tutum çocuğa yansıtılmamalı • İlk günler yemek yememe, uyumama gibi durumlar hoş görülmeli, önemli olanın sosyal uyum olduğu bilinmeli. • Okula başlama döneminde çocuk zamanında uyutulmalı, kahvaltısı ihmal edilmemeli, psikolojik durumu etkileyebilecek fizyolojik gereksinimler giderildiğinde uyumun kolaylaşacağı unutulmamalıdır. • Temel gereksinimlerini karşılaması konusunda fırsat verilerek okul ortamında kendine güvenmesi desteklenmeli, • Bu dönem çocuğun gelişim özellikleri hakkında bilgi sahibi olunmalı, sıkıntı yaratan anların probleme dönüşmesinde anne baba tutumunun önemi unutulmamalıdır.
Dr.M.Mustafa SAYMAZ İl Sağlık Müdürü |
Duyuru Arşivi |